PSİKOLOJİYE GİRİŞ
E. ÇAĞDAŞ PSİKOLOJİ’DE UZMANLIK ALANLARI
Psikoloji bilimindeki gelişmeler belirli uzmanlık alanlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bunlar; Deneysel alanlar ve Uygulamalı alanlardır.
1 – DENEYSEL ALANLAR
Bu alanda çalışan psikologlar; duyum, algı, öğrenme, bellek, güdü… v.b. konuları ele alırlar. Yapılan çalışmalarda amaç, sadece bilmektir. Çalışmaların uygulamada ne gibi faydalar sağlayacağı onları ilgilendirmez.
Deneysel alanlardan bazıları şunlardır:
a) Deneysel Psikoloji
İnsanların duyusal uyaranlara nasıl tepki verdiklerini, çevreyi nasıl algıladıklarını, nasıl öğrenip hatırladıklarını, güdülerin etkisiyle nasıl tepkide bulunduklarını neden – sonuç ilişkisinde araştıran alandır.
Deneysel psikolojide davranışın temel ilkelerini bulma ve anlamaya yönelik deneyler yapılır. “ Zekâ düzeyi öğrenmeyi nasıl etkiler? ”, “ Cinsiyet hormonları davranışı nasıl etkiler?” soruları deneysel psikolojinin neden – sonuç ilişkisi içerisinde incelediği araştırma konularıdır.
b) Sosyal Psikoloji
Bireyler üzerindeki sosyal etkilerle ilgilenir. Çeşitli gruplar arasındaki kişiler arası etkileşimleri inceler (Bireyin gruptan, grubun bireyden etkilenmeleri gibi). Deneysel çalışmalarla bu etkileşimin boyutlarını tespit etmeye çalışır.
Başkalarıyla etkileşimin tutumları ve davranışları nasıl etkilediği, grupça ikna olma ve gruba uyma davranışı, kamuoyu oluşturma ve propaganda, liderlik, moda, sosyal psikolojinin inceleme alanına girmektedir.
c) Gelişim Psikolojisi
Bireydeki yaşa bağlı değişimlerle davranışlardaki değişimler arasındaki ilişkiyi, ahlaki görüş ve değer yargılarının kazanılmasını, olgunlaşma dönemlerini, bilişsel düşünmenin aşamalarını inceler. Örneğin; Çocuklukta dilin nasıl geliştiği, okul öncesi çağın ya da ergenlik döneminin temel özelliklerinin neler olduğu, düşünmenin niteliğinin büyümeyle, sistematik olarak nasıl değiştiğiyle gelişim psikolojisi ilgilenir.
d) Eğitim Psikolojisi
Daha etkili ve yararlı eğitim için psikolojinin bulgularından yararlanılmasına dayanır. Öğretim programlarını içerik ve biçim yönünden düzenleme, başarı düzeyini etkileyen faktörleri inceleme, öğrenci öğretmen ilişkilerini geliştirme, okul öncesi eğitime hazırlama eğitim psikolojisinin inceleme alanına girer. Eğitim psikolojisi temelde “Hangi konu, kime, nasıl öğretilmelidir ?” sorusunun cevabını araştırır.
2 – UYGULAMALI ALANLAR
Psikolojinin bazı alanlarında öncelik araştırmaya değil, uygulamaya verilmiştir. Gelişen psikoloji bilimi, kurumların ya da işletmelerin psikolojinin bulgularından yararlanma imkânını doğurmuştur.
Uygulamalı alanlardan bazıları şunlardır.
a) Klinik Psikolojisi
Ruh sağlığının korunması ve davranış bozukluklarının teşhis ve tedavisiyle ilgilendiğinden, davranışlarda ve kişiler arası ilişkilerde görülen aksamalar ve bunların giderilme yolları Klinik psikolojinin inceleme alanına girer. Çağımızdaki en geniş uzmanlık alanıdır. Klinik psikologlar, psikolojik rahatsızlığa çeşitli testlerle teşhis koyarlar, psikoterapi uygulayarak rahatsızlığın tedavisine çalışırlar.
b) Danışmanlık Psikolojisi – Rehberlik Psikolojisi
Bireylerin karşılaştıkları hafif nitelikteki sorunlarla ilgilenen psikoloji dalıdır. Mesleki alan, eğitim, aile gibi kişinin kendi yaşamının değişik yönlerinde karşılaştığı sorunlarla ilgili kararlar vermesinde yardımcı olur.
Danışman psikolog duygusal ve kişisel sorunlarla uğraşır, sorunların çözümünde düşünce, duygu ve davranış düzeyinde bireye yardımcı olur. Böylece bireyin çevresiyle uyumlu ilişkiler kurmasına çalışır.
Rehberlik psikolojisi ise bireyi, kendi yaşamıyla ilgili konularda bilgilendirir. Bireylerde kendi kendine karar verme yeteneğinin gelişmesine çalışır.
c) Endüstri Psikolojisi
Personel seçme ve yerleştirme, çalışanları güdüleyen koşulları belirleme, hizmet için eğitim sonuçlarını değerlendirme ve çalışma ortamında kişiler arası ilişkileri geliştirme gibi konularla ilgilenen psikoloji dalıdır.
Endüstri psikolojisi, çalışma hayatının daha verimli ve doyum sağlayıcı geçmesini sağlamaya, mesleğe seçme ve yöneltme testlerine yer verilerek kişilerin yetenekli ve ilgili oldukları alanlarda çalışmalarını sağlamaya, sanayi işletmelerindeki görevlilerin sorunlarına eğilerek aralarındaki ilişkileri daha düzenli biçime getirmeye çalışmaktadır. Böylece hem verimli çalışma, hem de çalışanların mutlu olması amaçlanmaktadır.
d) Psikometrik Psikoloji
Davranışın ölçülmesi ve değerlendirilmesine yönelik ölçme araçlarının geliştirilmesi, istatistik tekniğinin psikolojiye uygulanması konularıyla ilgilenir. Özellikle yeni testlerin geliştirilmesi ve var olan testlerin daha kullanışlı hale getirilmesi için istatistik tekniklerinden yararlanır.
F. PSİKOLOJİDE KULLANILAN ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ
Yöntem takip edilen yol demektir. Yöntem kullanılarak elde edilen bilgiler gelişigüzel değil, düzenli, araştırmaya dayalı ve nesneldir. Psikolojide davranışları inceleyerek, insanın tanınmasına ilişkin sistematik ve düzenli bilgiler ortaya koyar. Psikolojide kullanılan yöntemler, incelenen konunun türüne, araştırma koşullarına, araştırmanın amacına bağlı olarak belirlenir.
Psikoloji bilimi Betimsel, Korelasyonel ve Deneysel yöntemleri kullanmaktadır.
1 – BETİMSEL YÖNTEMLER
İnsan ve hayvan davranışlarının betimlemesini (tasvirini) yaparlar.
Başlıca betimsel yöntemler şunlardır
a) Tarama Yöntemi
Belirli sorunlarla ilgili geniş kitlelerin görüşlerini almak için yapılan araştırma türüdür. İncelenecek olayı doğrudan gözleme imkânı olmadığı zaman görüşme ve soru listesi teknikleriyle dolaylı olarak gözlemektir.
Tarama yöntemiyle bireylerin günlük yaşamıyla ilgili değişkenler, kamuoyu yoklamaları, Pazar araştırmaları, oy dağılımları, öğrenci ve öğretmen sorunları… v.b. saptanabilir. Tarama yönteminde genellikle Test ve Anket teknikleri kullanılır.
— Test; Genelde edinilmiş becerileri ölçmek için hazırlanmış ve bireyin o anda ne kadar başarılı olduğunu belirleyen ölçme araçlarıdır. Bireylerin davranışlarının bazı yönlerini ölçmede, ilgi, yetenek, zekâ, kişilik, tutum gibi bireysel özellikleri belirleyerek aralarındaki farklılıkları ortaya çıkarmada kullanılır. Temel olarak testler bireysel farklılıkları gösterirler. Bireylerin psikolojik özellikler bakımından nasıl bir sıralama içerisinde oldukları testlerle ortaya çıkarılır.
· Testlerin, ölçülmesi amaçlanan şeyi ölçmeleri, puanların
bilgi ve becerileri doğru olarak yansıtması önemlidir. Bir testin
yararlı olabilmesi için puanlarının geçerli ve güvenilir olması
gerekir.
· Test puanları tekrarlanabilir ve tutarlı olduklarında güvenli
olurlar. Bir test farklı uygulamalarda farklı sonuçlar veriyorsa
güvenilir değildir.
· Testler, ölçmeleri amaçlanan şeyi ölçtükleri takdirde
geçerlidir. Eğer tutumları belirlemek için zekâ testleri
uygulanırsa geçerli olmaz.
— Anket; Herhangi bir konuda düzenlenmiş olan, soruların ilgili kişilere sorulmasıyla ya da anket uygulamasıyla bireyin kendisinin cevaplandırarak katılmasıyla yapılan bilgi derlemesidir. Anket başlangıcında konuyla ilgili bilgi verilir. Zaman ve ekonomik kazanım için Örneklem grup seçilir. Sorular konunun uzmanları tarafından hazırlanır, anket sonuçları yine uzman kişiler tarafından değerlendirilir. Sorular açık uçlu sorular ve kapalı uçlu sorular olmak üzere iki çeşittir. Ankete katılanların soruların cevaplandırılmasındaki ciddiyeti, anketin sonucu için önemlidir.
b) Görüşme Yöntemi
Konuşma ve konuşturma yoluyla bireyin değerlendirilmesidir. Yöntem görüşmeyi yapan kişiye dayandığı için öznellik taşır. Görüşmeci, sorulan sorulara yanlış cevap alma olasılığını soracağı dolaylı sorularla ortadan kaldırmaya çalışır. Görüşmeci konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmalıdır. Görüşmeci ile görüştüğü kişi arasında işbirliği sağlanmalı, görüşmeci karşısındakine güven vermelidir. Bu yöntemde görüşülen kişi kendi hakkında bilgi verirken objektif olmayabilir.
c) Biyografi ve Olay İnceleme Yöntemi ( Vak’a incelemesi )
Biyografi bir kişinin aile geçmişi, geçirdiği hastalıklar, okul hayatı, iş ve çevre koşulları konularında kapsamlı bilgileri içeren bir araştırma tekniğidir.
Vak’a incelemesi yöntemi bireyin geçmişinde yer alan olayları, betimsel biçimde yansıtan “bireysel hikâyelerdir” Geçmişteki olayların hatırlanıp söylenmesi temel etkendir. Bunun için psikologlar olayın kendisinin değil, hatırlandığı biçimde incelenmesi gerektiğini göz önünde bulundururlar.
d) Gözlem Yöntemi
Davranışların oluş halinde iken sistemli ve amaçlı olarak izlenmesidir. Araştırmanın ilk aşamasından, gerektiğinde son aşamasına kadar gözlem yapılabilir. Gözlem esnasında çeşitli fotoğraf ve film makineleri gibi kayıt araçlarından faydalanılır. Bir örümceğin ağ örmesi, maç izleyen taraftarların hareketleri, yangın esnasında paniğe kapılan insanların davranışları gözlem yöntemiyle izlenebilir.
Gözlem tekniği ikiye ayrılır; Doğal gözlem ve Sistematik gözlem.
— Doğal Gözlem: Davranışın doğal oluşumu içerisinde hiç müdahale edilmeden gözlenmesidir. Gözlenen bireyin izlendiğinin farkında olmaması gerekir. Doğumun hemen ardından bebeklerin hareketlerinin izlenmesi, kuşların uçmasının izlenmesi, oyun oynayan çocukların izlenmesi… v.b. doğal gözleme örnektir.
— Sistematik (Kontrollü) Gözlem: Davranışların, gözlemcinin hazırladığı, gerektiğinde değiştirdiği koşullarda izlenmesidir. Bu gözlemde organizmanın belirli davranışları, belirli bir zaman dilimi içerisinde incelenir. Kalıtım ve çevrenin zekâ düzeyleri üzerindeki etkisini belirlemek için, ikiz çocukların farklı çevrelere yerleştirerek düzenli gözlemde bulunma sistematik gözleme örnektir.
2 – KORELÂSYON YÖNTEMİ
İki ayrı veri arasındaki karşılıklı ilişkiye Korelâsyon denir. Örneğin; Zekâ düzeyi ile okul başarısı arasında bir ilişkinin olup olmadığının ölçülmesinde, tek yumurta ikizlerinin psikolojik nitelikleri arasındaki bağıntıların ölçülmesinde ilgileşim tekniği kullanılır.
Korelâsyon neden – sonuç ilişkisi belirtmediğinden, iki değişken arasında belirlenen ilişki her zaman nedensel bir ilişki değildir. Asfaltın yumuşaklığı ile güneş çarpması vakaları arasında bir korelâsyon bulunabilir. Ancak bu ilgileşim, birinin diğerinin bir sonucu olduğu anlamına gelmez.
İki değişkenin birbiriyle bağıntılı olma derecesi ilgileşim katsayısı ile gösterilir. Korelâsyon katsayısı her zaman –1 ile +1 arasında bir değerdir. 0 (sıfır) sayısına yaklaştıkça ilgileşim azalır. Böylece; 0.60’ın üzerindeki ilgileşim katsayısındaki ilişki yüksek, 0. 20 ile 0. 60 arasındaki ilgileşim katsayısındaki ilişki anlamlı, 0. 20’den düşük ilgileşim katsayısındaki ilişki düşük kabul edilir. Korelâsyon miktarları 0 ile 1 arasında (pozitif ilgileşim) ya da 0 ile –1 arasında (negatif ilgileşim) değişen sayılarla belirtilir. 0’a yakın çıkan sonuçlar değişkenler arasındaki düşük korelâsyonu gösterir. Uzun boylu olma ile şiir okuma arasında veya şişman olma ile avcılık yapma arasında korelâsyon düşük çıkar. + 1’e ve – 1’e yakın çıkan sonuçlar yüksek korelâsyonu gösterir.
Verilen değişkenlerden birinin değeri arttığında diğerinin de değeri artıyorsa korelâsyon kat sayısı pozitiftir. Zekâ düzeyi ve okul başarısı arasında pozitif korelâsyon vardır.
Verilen değişkenlerden birinin değeri arttığında diğerinin değeri azalıyorsa korelâsyon negatiftir. Tekrar sayısı ile hata yapma miktarı arasında negatif korelâsyon vardır.
3 – DENEY YÖNTEMİ
Deney, olayların yapay olarak, araştırmacının hazırladığı laboratuarlarda oluşturulmasıdır.
Deney yönteminde üzerinde araştırma yapılan organizmaya Denek adı verilir. Gözlenebilen ve farklı değerler alabilen özelliklere Değişken denir. Deneyde, değiştirilen özelliklere Bağımsız değişken, o özelliklere bağlı olarak değişen özelliğe Bağımlı değişken denir. Örneğin; Uykunun öğrenme ve öğrenilenleri saklama davranışına olan etkisinin incelendiği bir deneyde, eşit özelliklere sahip iki grup denek alınır. Birinci grup öğrenme olayından sonra uyutulur. İkinci grup, öğrenme olayından sonra günlük işlerini yapmak üzere serbest bırakılır. Günün sonunda her iki grupta öğrenilenlerin ne kadar hatırlandığı saptanır. Uyutulan grubun öğrenilenleri daha iyi hatırladığı görülür. Bu deneyde değiştirilen koşul uykudur ve uyku bağımsız değişkendir. Hatırlama miktarı uykuya bağlı olarak değişen koşuldur ve bağımlı değişkendir.
Üzerinde deney yapılan gruba Deney grubu denir. İçinde bulunulan durumda hiçbir değişiklik yapılmayan gruba Kontrol grubu denir. (Örnek deneyde uyutulan grup deney grubu, günlük işlerini yapan grup kontrol grubudur).
4 – İSTATİSTİKSEL YÖNTEMLER
Psikoloji, incelediği bireylerin farklı özellikler göstermesi nedeniyle ölçmeyi kullanır. Ölçme farklı özelliklerin karşılaştırılması için gereklidir.
Rakamlarla anlatılan her değerlendirme istatistik biliminin alanına girer.
Başlıca istatistik yöntemleri şunlardır.
a) Gruplama
Gözlem, deney ya da testler sonucu elde edilen düzensiz rakamların bir sıraya koyulması işlemidir. Sayısal değerler büyükten küçüğe veya küçükten büyüğe sıralanır. Her değerin kaç kişiyi kapsadığını gösteren çeteleler tutulur.
b) Merkeze yığılım ölçüleri
Grupları birbirleriyle karşılaştırmak amacıyla başvurulan bir tekniktir. Bu teknik grubu tek bir rakamla ifade etmeye yarar. Merkeze yığılım ölçülerinin başlıca üç hesaplama yöntemi vardır.
· Mod (Tepe değeri); Bir dağılımda en çok tekrarlana sayı, grubun modunu gösterir. Örneğin; Bir sınavda öğrencilerden 7 kişi 2, 8 kişi 3, 6 kişi 4, 3 kişi 5 almışsa, grubun modu 3 tür. Çünkü 3 en çok öğrenci tarafından alınan nottur.
· Medyan (Ortanca); Bir dağılımın tam ortasında yer alan değerdir. Örneğin; 2, 2, 3, 3, 3, 4, 5, 5, 6, 6, 6 gibi bir gruplamada tam ortada yer alan 4 değeri grubun medyanıdır.
Not; Tam ortada iki değer yer alırsa, yani verilen değerler çift ise, ortada yer alan iki değerin toplamının yarısı medyanı verir. Örneğin; 2, 3, 4, 5, 6, 7 sıralamasında ortada yer alan değerler 4 ve 5 tir. Bu durumda 4 + 5 = 9, 9 / 2 = 4,5 grubun medyanıdır.
· Aritmetik ortalama; Bir gruplamada yer alan değerler toplamının, gruplamaya katılanların sayısına bölünmesiyle elde edilen değere denir. Örneğin; 10, 3, 5, 8, 4, 3, 7, 10, 4, 6 gibi bir gruplamanın aritmetik ortalamasının bulmak istediğimizde, rakamları toplarız 10 + 3 + 5 + 8 + 4 + 3 + 7 + 10 + 4 + 6 = 60, gruplamaya katılanların sayısına böleriz, 60 / 10 = 6 grubun aritmetik ortalamasıdır.
· Dağılım genişliği (Ranj); Bir gruplamada en küçük değerle en büyük değer arasındaki farka denir. Örneğin; 5, 4, 7, 9, 15, 24, 21 gibi bir gruplamada ranj hesaplanırken, 24 – 4 = 20 işlemi uygulanır. Sonuçta grubun ranj değeri 20 dir.
|